Yazar: Isaac Asimov
Orijinal adı: Forward The Foundation
Yayıncı: İthaki Yayınları
Tür: Bilim Kurgu,Hard sci-fi
Sayfa Sayısı: 563
Puanım: 9
Yine yeni yeniden bir Asimov klasiğini elimde
tuttuğumu anlamam çok uzun sürmedi kitabı okumaya başladığımda . Bilimi
konuşturmasını bir yana koyacak olursak, hayal gücüne çığlık attıran bu adam
biz bir kaç dakika sonrasını hayal edemezken seneleri 10ar 10ar atlayarak
anlatmış bu kitabında. Vakıf İleri kitabı ya da diğer ismiyle Erişilmez Vakıf
kitabı, Vakıf serisinin zaman sıralaması ya da Asimov'un okuma sırasına göre
serinin ikinci kitabı olmasına rağmen, Asimov'un yazdığı 5. Vakıf serisi
kitabı. Okuma sırasıyla ilgili olarak başka bir metin yayınladım. O metinden de
kolaylıkla Asimov okuma sırasını da takip edebilirsiniz fakat şimdi parça parça
ele alarak Vakıf İleri kitabı ile ilgili konuşmak istiyorum.
!!! Aşağısı spoiler içeriyor!!!
Bu kitapta da ilk kitapta olduğu gibi baş
kahramanlarımız Hari Seldon, Dors Venabili, Raych, Eto Demerzel. Fakat diğer
kitabı bıraktığımız tarihten başlamıyoruz bu kitaba. 8 yıl geçmiş olarak
kitabına başlıyor Asimov. Ayrıca diğer kitaptan farklı olarak Asimov kitabı bu
sefer mekan adlarına göre değil de karakterlere göre ayırmayı tercih etmiş. İlk
kitapta öğrendiğimiz şok edici gerçekler kitabın başından itibaren itina ile
örgüye dahil edilmiş.Bu sefer ilk kitabı anlattığım gibi değil de kitabın
bölümlerini parça parça incelemeyi düşünüyorum. Böylesinin daha yerinde
olacağına karar verdim.
Eto Demerzel
Kitabın ilk bölümüne adı verilen insan ilk kitaptan da
bilindiği üzere imparator Cleon I 'in pek sevgili ve güçlü başbakanı Eto
Demerzel. Bu bölüme adını veriyor diye bütün bölüm Demerzel'den ibaret değildi
hatta aksine, bana göre Demerzel konunun özünde yer alıyordu, içeriğinde değil.
Joranumcu'lar diye bir grup yüzünden yeri, hayatı her şeyi tehlikede olan
Demerzel nedense bir çok şey yapabilecekken bu duruma hiç müdahale etmiyor. Bu
durumdan rahatsızlık duyan Hari Seldon, Jo-Jo'culara ilginç bir komplo
hazırlıyor ki bu komplo akıllara zarar. Kitabı anlatmak asıl amacım değil.
Okuyun komplonun ne olduğunu kendiniz öğrenin. Bu komplo hakkında diyeceklerim
o ki, açıkçası benim de aklıma aynı şey gelmişti. Sıklıkla aklıma bu yol gelir
bunun sebebi de muhtemelen yıllar önce okuduğum bir Agatha Christie kitabının
içinde Agatha Christie notu olarak kitaba, satırların arasına eklenmiş yazı
olsa gerek: "İnsanlar yalanlara gerçeklerden daha kolay inanır." Öyle
bir şey hazırlıyor işte Asimov da. Tahmin edileceği üzere bu da işe yarıyor.Bu
işe yarayışı ise onu tahmin edebileceğinden çok daha ötesine taşıyor. Sonu göz
doldurarak biten bu bölüm, Seldon'u kendini başbakanlık ofisinde bulmasıyla
sonlanıyor. Eto Demerzel ise kayıplara karışıyor. Bu kayıplara karışması
açıkcası benim aklıma ilk olarak kendini ve görüntüsünü unutturmak ve o nesil
ölünceye dek onun suratını hatırlayabilcek hale getirmemek diye düşünmüştüm
ben. Zira kendisi yaşlanmıyor, ölmüyor. Bir sorun olmadığı taktirde nesiller
değişirken o hep orada olacak. Fakat sevgili Eto kitabın sonunda kısa da olsa
tekrardan dahil oluyor.
Cleon 1
Asimov zamanı neredeyse sudan bile hızlı akıtarak bu bölüme de geçen
bölümün üzerine 10 sene daha ilave ederek giriş yapmış. Bölümün ana olayı başta
Hari Seldon'un başbakan olmasından kaynaklanan olaylar olarak basit bir şekilde
özetlenebilir, fakat işlerin aslı o kadar da basit değil. İlk komplo tarihte
geri dönerek anlatılmış. Bunun sebebini çok anlayamadım açıkcası. Bunu geri
dönmeye gerek bırakmadan çok daha kolay bir şekilde anlatabilirdi sanki yazar.
Bahsettiğim olay, başbakanlığın hemen ardından yapıldığı anlatılan Seldon'ı
öldürmeye yönelik olan bir suikast. Bahçedeki bahçıvanlardan biri ve karısı
Dors Venabilli sayesinde bu saldırıdan kurtulan Seldon 10 sene çok da rahatsız
edilmeden başbakanlık koltuğunda oturur. Sonrasında bir şekilde Jo-Jo'nun yok
olup olmadığıyla ilgili sezgilerini açıklığa kavuşturmak için biraz mantık biraz
içgüdü ile kararlar alır, fazla mantıklı bir seçim yaparak Raych'i Wye'a
gönderir. Açıkcası kitabı okurken yazanın Asimov olduğunu bilsem de eğer kurban
olarak Raych'i seçtiğinde bile bir bildiği vardır diyecek olsam da bu kurgudan
oldukça rahatsız oldum. Bir şekilde kitap okurla Raych arasında duygusal bir
bağ oluşturmayı çok iyi derecede başarmış. Yaşlılık bunalımına giren Hari
Seldon'dan aynı şekilde uzaklaşıyor olsak da bu çocuğun kendine has duruşunun
yansıttığı dürüstlük ve doğallık insana baya sempatik geliyor. Bana göre bir
noktada Asimov'un vurgulamadan içten içe fark ettirmeye çalıştığı şeylerden
biri de bu; insanlar kendini inkar etmeyen insanlara sempati duyuyor. Bunu
itiraf edemesek de, sevgimizi net bir şekilde ifade edemesek de sahiden kendi
gibi olmaktan mutluluk duyan insanlara özenen yaratıklarız. Raych karakteri de
bunun en özgür en sevecen kanıtı.
Bölümün sonuna doğru tuzağa düşen pek sempatik karakterimiz Raych
müstakbelde gelinimiz olacak bir hatun kişisi tarafından kurtarılırken dünyalar
bir kaç sayfa içinde aniden ölümüne değişir.
Şu noktada farkına vardığım acı gerçek kitabın bölüm isimlerinin nasıl
konulduğu üzerine oldu. İlk bölümün ismi Eto Demerzel'di ve Demerzel kitabın
sahnesinden çekildi. Şimdi de Cleon I'di ki üzülerek spoiler veriyorum, Cleon
I'e de elveda dedik. Nasıl ve ne şekilde olduğu da kitabı okuyanlarla aramızda
kalsın. Ama yeteri kadar dumur edici bir şekilde oldu bilginize. O yüzden
çekine çekine yeni bölüme geçmek için yeni başlığımı atıyorum.
Dors Venabili
Cleon 1'in ölümünden sonra yöntem boşlukta kalıyor ve bir cunta yönetim
şekli uygulanıyor. Burada iki ana olay vardı. Biri Seldon için hazırlanan doğum
günü partisi, diğeri de cuntanın başındaki liderle Seldon görüşmesi. Hikayenin
bu kısmında ekip aralarına karışan bir çakalla mücadele etmek zorundadır. Bunu
torun Wanda Seldon sayesinde Dors Venabili fark eder. Dors'u kaybettiğimiz bu
bölümde Asimov Dors'un cenazesiyle ilgili en ufak bir bilgi vermemiştir. Ayrıca
Dors en son olarak Daneel'in yani Eto Demerzel'in ona yardım edebileceğini
söylemiştir. Kitabın sonuna kadar bir şekilde Dors'un geri dönmesini
beklediğimi itiraf edeceğim fakat dönmedi. Ne Eto gelip ona yardım etti ne de
Dors'un devreleriyle ilgili sıkıntı çözülmeye çalışıldı.
Wanda Seldon
Bu bölüm 34 kısa bölümden oluşan adeta katliyam bölümü gibi bir şey.
Wanda'nın özel yetenekleri (ki sanki hep bende de varmış gibi hissetiğim bir
yetenek bu :D ) ve ikinci bir Vakıf'ın kuruluşu ile ilgili bu bölümüm sonunda
Hari kendini son olarak Trantor'da yapayalnız olarak bulur. Önce Yugo ölür.
Sonra Raych, karısı ve küçük kızları farklı bir gezene giderler ve orda
isyandan kaçmaya çalışırken kaybolurlarken, Raych de isyan sırasında öldürülür.
Wanda bu sırada hâlâ Seldon'un yanındadır ve hem yetenekleri hem de matematik
becerisiyle psikotarihte ilerlemeleri hızla sağlamaktadır. Hari de
imparatorluğun çöküşünün verdiği etkiler altında bir yandan proje için
gönüllüler ve para ararlarken diğer yandan da Galaktik kütüphaneye girmeye ve
ekibini oraya sokmaya çalışır. Bölümün sonunda başarılı olmasını sağlayan bir
tesadüfi olaylar sonucu psikotarih için de büyük bir umut ışığı doğar. Ve
yukarıda öne attığım kehanetim burda da gerçek olur, Wanda'nın Hari'nin
yanından gitmesiyle bölüm sonlanır. Bunu okurken de sürekli olarak sanki hemen
yapmak zorunda değilmiş gibi keşke ilk olarak Trantor'da kalsalardı diye
içimden geçirip durdum. Bir şekilde herkesi kaybederek ölmesini istemedim ben
Hari Seldon'un fakat Asimov çok daha sert ve duygularını arka plana atan bir
bilim adamı imajı yaratmayı uygun görmüştü. Wanda da bu yüzden gitti.
Son Söz
Vakıf için hızla ilerlemeler kaydedilirken Hari Seldon'un ölümüyle kapanan
bu bölüm pek de bir şey anlatmıyor. Bu bölümü bir sonraki kitap olan seriyle
aynı ada sahip olan Vakıf kitabıyla daha net olarak anlayacağımızı
umuyorum.
Ben de genel olarak bu yazının son sözü olarak diyebilirim ki, Asimov mucizelerin adamı değil, öyküde ulaşacağı sonuca ulaşmasını sağlayan bütün detayları önceden sizin elinize veriyor. Bu yüzden şaşkınlıklarınız sadece Asimov'un zeka pırıltılarından dolayı oluyor.
Vakıf kitabının yazısında görüşmek üzere...
png
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder